İnsanların yaşaması için kalbinin atması, düşüncelerin yaşaması için kitap okumak gerekir. Bunun için vaktinizi boşa değil, kitap okuyarak geçirelim. Çünkü kitaplar insanların aynasıdır. İnsan okudukça bilgileri artar, kitap okudukça bilgi hazinemiz çoğalır. Kitap dünyadaki en değerli hazinemizdir. Bu hazineye sahip çıkmak için haydi el ele kitap okuyoruz. Kitap okumaya devam ediyoruz. Bildiğimizi pekiştirmek, bildiğimizi kalıcı hale getirmek, bilmediğimizi de öğrenmek için okumak gerekir. Çünkü okumak en güzel sanattır. Ağaçlar suyla beslenir, insanlar kitapla beslenir. Benjamin Franklin ne demiş “bir ülkede okumaya karşı istek artmadıkça, gaflet ve bu gafletten doğacak felaket azalmaz.” demiş ve çok güzel de söylemiş. Bu felaketi azaltmak için devam ediyoruz okumaya.

Kitap okumak güzeldir

İnsan kitap okudukça

Hayatına yön verir.

Her zaman İKRA… İKRA… İKRA…

                                                                                                                   NURİYE GEZGİN  

Kitap okumak insanı cahillikten, acizlikten, insanlara muhtaç olmak’ tan kurtarır. Kitap okumak insanı daha farklı, daha bilgili, daha saygılı ve daha onurlu birisi yapar ve toplumda. Her zaman saygı görür şükürler olsun yüce Allah (c.c.) ilk inen surede bile insanları okumaya davet etmiştir. Biz bu okumalarımız sayesinde yüce kitabımız Kur ‘an-ı Kerim’i Allah’ın emir ve yasaklarını öğrenip, görebiliyoruz.  Okumak dinimiz ’in insan okuyarak öğrenir, bilgilenir. Ama bazı insanlar, okumayı zor bir iş gibi görüp kitabı tercih etmezler. İşte insanlarda bunun farkında değiller, zaten okumak zahmet ister, güç ister. Eğer insanlar bunun farkına varırlarsa eminim ki daha güzel bir geleceğe sahip olacaklardır.

                                                                              GÜLSEREN MEMİŞ

İslam’ın ilk emri “OKU ”dur. Allah, Peygamber aracılığıyla vahiyle bu emri bize iletmiştir. OKU” emrini kime sorsanız bilir lakin uygulayanların sayısı nerdeyse yok denecek kadar azdır. Hatta Türkiye, okuma oranı olarak %0,1 ile 86. Sırada olmasıyla birlikte sonlarda yer alıyor. Çağdaş ülkeler seviyesine ulaşmak da okumaktan geçiyor. Gelecek bizim elimizde dolayısıyla…

Okumak, insanı yeni duyguları keşfe çıkarır. Bize yenidünyalar gösterir. Aynı zamanda bir kişi konuşurken ya da deneme, söyleşi vb. Yazarken o kişinin okumaya verdiği değer de anlaşılır. Çünkü okuyan insanın kelime hazinesi geniştir, cümle kurmakta zorlanmaz ve konuşması akıcı bir biçimdedir. Ama okumayan insanda da bu durum tam tersine döner. Nasıl ki yemek, su içmek gibi şeyler temel ihtiyaçlarımızsa kitap okumakta öyle olmalıdır.

Konuyu Voltaire’nin sözü ile özetleyelim :“kitabın yaprakları, bizi aydınlığa götüren kanatlar gibidir. Velhasılıkelam, “gelecek kitap okumakla gelecek “diyebiliriz. Siz siz olun, kitap okumayı asla bırakmayın!

                                                                                                                                    CEYDA UZUN

“Okumak, kitap, hikâye, roman” kelimelerini öğrencilere söylediğimiz zaman kimileri bu kelimeler sayesinde yoluna ışık tutar; kimileri ise bu kelimelerin gücünü anlayamadan kitaba olan ilgisi azalır. Bize hep :“Bu ülkeyi okuyan nesil geliştirecek”. Derler. Biz eğer hep birlikte okursak gelecek bizim için fırsat haline dönüşecek. Ama “Hep birlikte .” Bunun için okumayı kendi ile bütünleştiremeyen öğrencilere yardım etmemiz gerekiyor. Aslında kolay bir yolu var: Kitabı ve okumayı öğrencilere aşılayarak onlarda merak duygusunu uyandırmak. İşte tam bu anda bunu başarabilirsek; kendimize ve ülkemize en parlak dönemini yaşatırız. Bizlere düşen ise birbirimize kenetlenerek okuyup, ders çıkarmak.

                                                                                                                                      ASUDE  YILDIZHAN