BİR BEYİN FIRTINASINA TUTULDUK! « Haberler Esenler
BİR BEYİN FIRTINASINA TUTULDUK!

BİR BEYİN FIRTINASINA TUTULDUK!

04 Ekim 2017
1446

BİR BEYİN FIRTINASINA TUTULDUK!

Bu sitenin düzenli takipçileri hatırlayacaklardır; yaklaşık 2 Aydır İKRA derneği Esenler Temsilciliğimizde her Cuma akşamı saat 21.00-21.40 arası “makale tahlilleri” programımız var.

Zaman zaman istemeden de olsa, muhabbet havası içinde 22.00’ye kadar uzayan bu programımızın 29 eylül 2017 Cuma günkü sunum görevlileri Muhammed Ali Demir ile Recep Kaya idi.

İlk olarak Muhammed Ali Demir’i dinledik. Fakat bu kardeşimiz yazıyı okumaya başlamadan önce başlığı okuyunca, aslında yazının “makale” olmadığı “haber yazısı” olduğu anlaşıldı.

Katılımcılara “haber yazısı” ile “makale” arasındaki fark soruldu ve makale ile haber yazısının ne olduğu ve aralarındaki fark açıklandı.  

Allahu Teala “sizin şer gördüklerinizde hayr, hayr gördüklerinizde de şer vardır” buyruğu burada da tecelli etti: Muhammed Ali kardeşimizin “yanlışı” vesilesiyle  haber yazısı ile makalenin farkını öğrenmiş olduk

Muhammed Ali Demir, Yeni Akit gazetesinde bulunan Burak Battal’ın kaleme aldığı ”yalancılara boyun eğmeyiz” başlıklı haberini bizlere sundu. Haberin konusu, gündemimizi fazlasıyla işgal eden ve sosyal medyada da yazılan-çizilen, paylaşımı yapılan İhsan Şenocak’ın söylediği idda edilen “Hanımlar üniversiteye gitmesin, hanımlar üniversiteye almasınlar” sözünün gerçeği yansıtıp yansıtmadığı idi. Muhammed Ali Demir’in okuduğu bu haber yazısında Şenocak’ın aslında öyle birşey demediği ve tam tersini söylediğini yaptığı röportajla kanıtlamış oldu.

Bu haber yazısı vesilesiyle aldığımız ders şu idi; İnternette veya gazetede yer alan her habere inanmayacağız ve bu haberlerin doğruluğunu araştıracağız.

Daha sonra Recep Kaya’ya sıra geldi.

Recep Kaya da tevafuk, aynı gazetede Ali Osman Aydın’ın yazdığı “Şeytanın Gönüllü Askerleri ve Yobazlara Ölüm!” adlı makalesini okudu.

Makale ile Muhammed Ali Demir’in okuduğu haberin konusu aynı idi. Ayrıca makalede tarafların kimler olduğu isim isim belirtilmiş, ne yapılmak istendiği açık ve ayrıntılı bir biçimde anlatmıştı.

Makale okunurken, yöneticimiz sık sık katılımcılara sorular sorarak beyin fırtınası yaptırdı. Böylece katılımcıların makaleyi daha iyi anlamasına ve derse daha iyi motive olmamıza vesile oldu.

Meselâ Recep Beyin okuduğu makalenin içinde anlamını bilmediğimiz teyakkuz-müteyakkuz gibi birçok kelime vardı. Yöneticimiz, önce katılımcılara sorarak, daha sonra da kendisinin örneklendirerek  anlatımıyla öğrendik. Yine meselâ makalede geçen bir kelime vardı ki, biz sıkça duyuyor, fakat anlamını bilmiyorduk: Popüler kültür…

Çok tanıdık geldiği halde bilemediğimiz bu meseleyi de yine soru cevap usulü ve örneklendirme ve özellikle de felsefede sıkça kullanılan tümevarım metodu yoluyla öğrenmiş olduk.

Bu haftaki dersimiz de 06 Ekim 2017 Cuma günü yine saat 21.00’de icra olunacak. Siz de farklı seslerden, farklı sözler dinlemek ve arkasından da muhabbet eşliğinde çayınızı yudumlamak isterseniz, bekleriz.

Gündemi ve günceli yakalamak için “makale tahlili programı”nı yakalayın.

 

Sabri DANACI